24 Mart 2010 Çarşamba

eskişehir,hatıralar ve bu hatıralardan kurtulamayan aptal bendis

şu an felaket biçimde ağlamak istiyorum.ilk önce nedenini yazayım sonra ağlarım belki =)
şimdi size biraz geçmişten bahsetmek istiyorum:
tarih: 10 mayıs 2009
yine eskişehirdeyim.can sıkıntısından ölmek üzereyim
geldiğim için lanet ediyorum.ne biçim hava,su vs vs
saat 9-10 suları
ablam,sayın yılmaz (enişte),arkadaşı dolaşıyoruz
karşıdan elinde basketbol topuyla biri geliyor
amanın bu ne tatlılıktır böyle!
sayın yılmaz bana döner:
-bendis oynayalım mı? "o" benim okuldan arkadaşım iyi çocuktur
-olur tabi ama ben çok yeteneksizim bu konuda
-olsun ben iyi oynarım,biz eş olalım
-tamam madem

sonra biz oyuna başladık tek kelimeyle rezildim.sayın yılmaz bana eniştelik yapacak ya bütün topları alıp bana veriyordu
ama sıkılmıştım.-oynamıyorum ben dedim
sonra "o" muhteşem gülüşüyle bana dönüp
-hadi biz eş olalım dedi
ona bakıp söylediğim tek şey :
-sen dişlerine tel mi taktın?
-hayır nerden çıktı?
-bilmem dişlerin çok hoşuma gitti de..

şimdi fark ediyorum ne kadar mal davranmışım.ama blog 3 yıl tel taktığım için güzel dişleri olan birini gördüğümde dayanamıyordum =)

oyuna başladık sonra.konuşunca "o"nunla aynı şehirde oturduğumuzu anladık
-E ben seni hiç görmedim?
-ben de seni..ama ben 11.sınıfım daha =(
-benim bu sene son
-hadi ya matematik öğretmeni mi olacaksın şimdi
-öyle görünüyor
-vay be..

sohbetle karışık oyuna devam ettik
ama sonra ben pes ettim.berbattım çünkü,yeterince rezil olmuştum
can sıkıntım geçmişti ama saatte epey geç olmuştu
tanıştığımıza memnun olup ayrıldık oradan
o an dişlerini beğendiğim ve bilimum rezillikler yaptığım kişiyle sonradan bir şeyler yaşayacağım aklıma gelmezdi
buraya gelmeden önce o sahanın önünden geçtim
tek başıma..
"o" oradan 4 yıl boyunca geçmişti
belki yalnızdı,belki yanında belki aklında birileri vardı kim bilir
garip bi tesadüf bizi nerelere getirmişti
şimdi ise ikimizde yalnızız
kim bilir, belki de "o" şimdi farklı tesadüflerini yaşıyordur
bazı şeyler yaşandı ve bitti
belki ben tam olarak bitiremedim ama bitireceğim
neyse bu kadar duygusallık yeter
hayatıma iyi ki girdin
şiş dudaklı,güzel dişli çocuk =)

NOT:17 şubat 2009'da mavişapkalı kızın yatağında otururken aramızda şu sohbet geçmişti :
-mavişapkalı kız bir daha size geldiğimde eski günlükleri okumak yok
-ay evet ya haklısın bendis,geçmiş geçti ama biz hala geçemedik =(

şimdiye bakıyorum da sanırım sen geçtin sıra bende =)

2 yorum:

  1. bendisim hatıralardan niye kurtulmaya çalışıyorsun ki ? insanlardan kurtulmaya çalış, hatıralar seninle kalsın :)

    YanıtlaSil
  2. hatıralardan kurtulduğum vakit sanki kişilerden de kurtulacakmışım gibi geliyor garip parisim :)

    YanıtlaSil