31 Mayıs 2010 Pazartesi

şikayet

hava çok sıcak
ve bu sıcaklık yüzünden bütün gece uyuyamadım
ve yine bu sıcaklık yüzünden ders çalışamıyorum
bu havada boğazımın ağrımasına sinir oluyorum
sınava çok az kaldı
annemin bana çalışmıyorsun demesinden sıkıldım
sürekli uykum geliyor
uyudukça hoşaf gibi oluyorum
ablam tatil planları yapıyor
ama denize gitmek bile istemiyorum çünkü çok kilo aldım
10 kilo veren 40 yaşındaki doktorum 18lik genç kız gibi dururken 18 yaşında olan ben 40 yaşında gibi duruyorum
aynaya bakasım gelmiyor
dışarda görmek istediğim insanları göremiyorum ama nerede gereksiz insan var karşıma çıkıyor
yeteeeeeeeeer diye bağırmak istiyorum
pff ergen kızlara döndüm :(

29 Mayıs 2010 Cumartesi

liste

malumunuz sınava 20 gün bir şey kaldı
normalde sınavına bu kadar az kalan kişiler denemelere girerler hız kazanırlar falan filan tabi eksikleri yoksa
bende düşündüm eksiklerimi belirlemeye başladım
buyrunuz

MATEMETİK
1)integral
2)integral
3)integral
4)olasılık
5)karmaşık sayılar
6)nadiren trigonometri
7)nadiren parabol

EDEBİYAT
1)batı edebiyatı
2)roman özetleri

COĞRAFYA
1)madenler: demir,krom,bor nerede çıkıyor gibi (ne bileyim ben!)
2)boru hatları o da madenlere giriyor ama olsun

GEOMETRİ
1)üçgende alan
2)üçgenin kenar-açı-kenar bağıntıları
3)deltoid
4)yamuk
5)paralelkenar
7)çemberde uzunluk
8)analitik geometri (doğrunun,düzlemin,çemberin analitiği,elips,hiperbol,parabol,vektörler)
9)uzay geometri (hepsi)

tamam tamam balkondan atlamaya gidiyorum!

27 Mayıs 2010 Perşembe

ikiyüzlü bendis

neden insan bir çok şeyi yapmak isterken hep aynı şeyi yapmak zorunda olur
ya da aklından başka şeyler geçerken dili onun tam zıttı söyler?
ben sanırım ikiyüzlüyüm bunu ciddi ciddi kendime soruyorum
herkesin kendine göre doğrusu vardır
bu size doğru gelmeyebilir ama bana göre doğrudur işte,normal şartlarda insanlar bu doğruların sonuna kadar arkasından giderler,gerekirse kavga ederler ama ben bunu yapamıyorum işte kavga etmek için illa dolmayı bekliyorum
sinirden çatlayacak duruma geldikten sonra kendi doğrularımı söylüyorum
eğer bu dolma anına daha varsa sırf tartışma çıkmasın diye kendi doğrularımdan bile ödün vermeye başlıyorum
bu ikiyüzlülük değildir de nedir?
2 mezuniyet olacak biri ailelerle diğeri arkadaşlar arasında
sanırım arkadaşlar arasında olan iptal olabilirmiş çünkü kimse hiçbir sorumluluk almadı
genelde sınıfta bi kişi sorumluluk alır : bendis
şimdi içimden hiçbir şey yapmak gelmiyor
ne o insanlarla oynamak ya da eğlenmek ne de o eğlenceye gidebilmek için hazırlanmak bu gerçekten içimden gelen
peki bugün ne oldu?
bi lisenin geleneksel eğlencesine gittik onlar pilav günü diyorlar pilav falan dağıtıyorlar
pilavlar yenildikten sonra bilimum roman havaları çalıp oynamaya başladılar
hava çok sıcak olduğu için bi arkadaşları eğlenceye hortumu da dahil etti ıslana ıslana oynadılar
ben uzaktan bakmayı tercih ettim,her ne kadar yakın arkadaşlarım olsa da o lisede değildim kendimi yabancı hissettim ve o an kendi arkadaşlarımı aradım yüzlerini görmemek için mezuniyet istemeyen ben bugün o okulda onları aradım
hangisini gerçekten istiyorum hangisi içimden geçen bilmiyorum
ama bildiğim tek şey o insanlar hep zarar verdiler bana,belki onlar olsa eğlenirdim oynardım kalça tokuştururdum ama o an için güzel olurdu yarın ya da diğer günler onlar da aynı olacaklar bende
belki de olmamaları daha iyi bilmiyorum
neyse yaşayıp göreceğiz ama ikiyüzlü olmak ya da davranmak istemiyorum :(

26 Mayıs 2010 Çarşamba

psikolog maceraları 1

sabahtan beri sürekli koşuşturma içindeyim
evet bugün psikologla ilk randevuya gittim salak gibi geç kaldım adama da dedim zaten ilk randevuya geç kaldım bıraktığım izlenimi merak ediyorum ama sizde biraz dinlenmişsinizdir dinle dinle nereye kadar dedim
adam sadece güldü :)
abartmıyorum rahat 1 buçuk saat konuştum,normalde onunda konuşması lazım bana akıl vermek yada destek olmak için ama pek mümkün olmadı adamceğize ne yazık ki pek fırsat bırakmadım
ame yine de ben çok eğlendim umarım sıkmamışımdır :)
sınav kaygısından konuştuk neden hukuk istediğimde bayağı bi kafa patlattık
sanırım bu benim çocukluğumdan kaynaklanıyormuş
bana neden hukuk dedi aklıma ilk gelen (çok saçma farkındayım)
-ben makam,mevki istiyorum dedim
benim yanıma gelenler bana saygı göstersinler istiyorum,bulunduğum yerde sözüm dinlensin bazı konularda söz sahibi olmak istiyorum dedim
sonra ben 12 yıldır sınıf başkanı olduğumu söyleyince sanırım anladı neden bunu bu kadar çok istediğimi
bi de arkamda 'adalet mülkün temelidir' yazsın bunu da istediğimi belirttim
bu isteğimin küçük bi çocuk olan bendis'in mi yoksa 18 yaşındaki bendis'in mi isteği olduğunu sordu
itiraf edeyim bi ara karar veremedim
gerçekten bunu daha önce sorgulamamıştım sadece istediğimden emindim nedenini,niçinini sorgulamamıştım
ama küçüklükten gelen bu isteğin mesleği yaparken zevk alabilmemde etkisi olabilirmiş
gerçekten ilerde mavimirat'ım gibi pişman olmaktan çok korkuyorum
acaba bu hukuk isteği bende bi ideal olduğu için mi bu kadar çok istiyorum ona ulaşınca acaba istemeyecek miyim bu konuda biraz kafam karışmadı dersem yalan söylemiş olurum
bunları konuşmak için hem erken hemde tam zamanı aslında
bunları anlamam için sınavı kazanmam lazım ama o zamanda hayatımda en az 2 yıl gidecek yanlış tercihten olaya böyle bakınca da geç oluyor
15 hazirana yine randevu verdi sınavdan 4 gün önce
bu arada gördüğüm kötü rüyalardan bahsettim bunlar normalmiş,ilaca da başla ya da başlama da demedi
hazır bırakmışken vücudumdan kimyasalları arındırmaya karar verdim
tamam beni rahatlatıyordu ama ilaca ihtiyacım yok kendim sanırım bunun altından kalkabilirim hem eskiden ilaç mı vardı :)
işte böyle her ne kadar kafam karışmış olsa da güzel bi seanstı düşünmem için zamanım var ama çalışmak için olan zamanım günden güne kısalıyor bana sanş dileyin :)

24 Mayıs 2010 Pazartesi

ablam geldi bu sabah
onu özlüyorum gelmesini çok istiyorum ama o gelince ne bileyim evin düzeni değişiyor
öncellikle bi ton çamaşır oluyor,etrafta çantalar valizler falan iğrenç görüntü
öyle görünce moralim bozuluyor hatta bu yüzden bikaç kez ablama senin gelmeni istemiyorum düzenim bozuluyor demişliğimde vardır kıyamam bu sözden sonra ağlamıştı ama ne yapayım :)
saat gelmiş 9da arıyor bi de bendis annemle beni almaya gelsenize
e gel işte kendin niye kaldırıyorsun beni yataktan o yüzden dk bir gol bir hesabı hemen kavgaya başladık ama yinede çok özlemişim onu bi hafta burada büyük ihtimal beraber yatacağız :)
okulun olmamasına hala alışamadım dile kolay 12 yıl
böyle günler boş geliyor birazda sanki yaz tatilide bitecek yine başlayacağız gibi
bizim mezuniyet işleride biraz karışmış ay olsun bitsin artık her kafadan bir ses çıkıyor iyice sinirimi bozmaya başladılar
herkesin başı dertte benimde canım çok sıkkın umarım bu aralar birileriyle kavga etmem zira sonuç çok kötü olabilir
hiçbir şeyden zevk almamaya başladım 2 gün sonra psikologla rendevum var
neler konuşacağımı not almaya başladım
sınav,arkadaşlar falan filan liste böyle uzayıp gidiyor
umarım her şey yoluna girer
çok sıkılıyoruuuuummm
ilçemizde de festival düzenleniyor bi hafta boyunca,konser varmış bu gecede
ailecek sıla konserine gidiyoruz
hepimize mutlu haftalar diliyorum umarım bütün olumsuz duygular ve olaylar düzelir :)

22 Mayıs 2010 Cumartesi

hebele höbele

uyumak sanırım dünyanın en güzel şeyi
önceden uyumanın vakit kaybı olduğunu düşünürdüm ama bugün bu fikrimden vazgeçtim
insan uykusuz olunca hiçbir şeyden zevk almıyor
bugünkü derslerin hangisi verimli oldu tartışılır
ama şimdi gayet iyiyim =)
bi kaç yazı öncesi B. den bahsetmiştim evlenecek falan diye,dün çok ilginç bir şey oldu sanırım ayrıldılar hem benim yüzümden hem de değil
kız daha doğrusu kızlar garip ya,şimdi benim yaptığımı bana biri yapsa ben olay çıkartırdım
belki karşımdaki erkeğe yansıtmazdım ama kızla karşı karşıya gelsem kızın burnundan getirirdim
hangimiz olsa öyle yaparız sanırım
ama şimdi karşıdaki kötü kız ben olunca hiçbir şey yapamıyorum doğal olarak
aslında kötü niyetle bir şey yapmadım tamam ayrılmalarını istiyordum ama kız B. yerine geçerek benle konuşunca olay koptu zaten neyse kaderci bi yaklaşımla olacağı varmış diyorum :)
bu arada havalar düzelmedi gitti baharda kışı yaşıyoruz böyle bir şiir vardı sanırım
bu arada ekildim canım çok dışarı çıkmak istiyor ve de kazandibi yemek offf :/

21 Mayıs 2010 Cuma

bendis neden yazıyor?

çok alıştığım,bir parçam haline gelen bloga neden yazıyorum?
neyim var ki anlatacak,anlatıyorum
ya da bendis'i anladınız da risus ne oluyor?


blogu ilk başta açma sebebim çok ilginç,nereden nereye geldik diyorum
bu blogu aslında sevgilime 1.ay hediyesi olarak açmıştım,o zamanlar mavişapkalı kız blog camiasına daha yeni girmişti.ben kara kara ne yapsam diye düşünüyordum
bir şey olmalı,ben istemediğim sürece gitmemeli,beni hatırlatmalı ne,ne,ne?
sonra bu fikri bana D. verdi
-bendis bi blog açsana,resimlerinizi falan koyarsın e yazıda yaz oh mis işte
D.ye dedimki daha bi ay oldu hiç aklımıza gelmemişti,bizim hiç resmimiz yoktu ki!?
sonra D.beni ikna etti
isim aramaya gerek yoktu.dolunayın olduğu gece sevgili olmaya başlamıştık.bana sürekli 'her aya baktığımda aklıma sen geliyorsun' derdi.o zaman dedim ben BENDİS olmalıyım yani 'ay tanrıçası'
o ne olmalıydı?4 tane gamzesi vardı,sürekli gülüyordu ve beni de güldürüyordu.o da RİSUS olmalıydı.yani 'neşe tanrısı'
ilk önce bu blogu açtım.ben açamadığımı sandığım için D. ile yeni bir tane daha açtık.hediyemi gösterdiğimde çok şaşırdığını ve duygulandığını söylemişti.neyse o meseleye girmiyorum :)
sonra fark ettim ki bu blog açılmış.madem açıldı boşa gitmesin diye başladım yazmaya.eski günlüğüm bitince ve yenisi alınmayınca da tamam dedim yeni günlüğüm!
o zamandan beri içimden geçeni yazıyorum.ama her baktığımda aklıma 'risus' da gelmiyor değil
neyse sözün özü sana çok alıştım blogggg =)
NOT.merak edenler için diğer blogunda linkini veriyorum   =)

20 Mayıs 2010 Perşembe

yarın okula başlıyorum
bugün dersane öğretmenlerine bunu söylediğimde 'gitme evde daha güzel çalışırsın' gibi tepkiler aldım
ama gerçekten evde çalışamıyorum,günümü rezil olma pahasına da olsa anlatacağım
saatim çalmadığı için erken  kalkamadım
annemle kalkıp kahvaltı ettim sonra tv bi baktım müge anlı'yı izliyorum
kızın biri 40 yaşındaki adama kaçmış kız daha reşit bile değil,erik yiye yiye bitirdim proğramı
sonra başladım defne samyeli'nin proğramına o bitti ordan siz deyin zuhal topal ben diyim esra erol
öyle bi içler acısı halim vardı
sonra dedim ki bu böyle olmayacak,dışarı çıkmalıyım
aynaya baktım kendime şaşırdım,günümü resmen bomboş geçirmiştim yani ev kızı olsam sanırım böyle biri olacağım evlendirme proğramları falan ıyyy düşünmek bile istemiyorum
bi de en çok şaşırdığım şey bayağı da havaya girdim kaçan kıza lanetler okuyorum demek ki bende o potansiyel varmış o yüzden birazda üzüldüm :/
elime integral testini almayı denedim resmen kendimi aptal gibi hissettim :(
bi ay böyle geçer mi ya?morallerim çok bozuldu
dün durumu çok iyi olmayan bi arkadaşla konuştum ben diyorum bi ton eksiğim var çocuk diyor
benim az bi konum var
şok oldum,her kafadan bir ses çıkıyor
sanırım ilk önce bunlara kulak tıkamalıyım,anlayacağınız günüm böyleydi
bu arada söylemeden geçemeyeceğim ölen madencilere çok üzüldüm
yakınlarına başsağlığı diliyorum,çok kötü bir şey ya
eğer bu ölümlerin sebebi ihmalkarsızlıksa gerçekten çok acımasızca
umarım böyle ölümler son olur başka diyebileceğim bir şey ne yazık ki yok..

19 Mayıs 2010 Çarşamba

telefonumun kayıtlı mesajlarını incelerken
unuttuğum bi mesajla karşılaştım,arkadaşımın biri şiir yazmıştı bana benim çok hoşuma gitti tabi bana yazılınca beğenmemek elde değil umarım sizde beğenirsiniz :)

sonsuz bir deryadır çehren,sonsuz bir rüyadır..
gözlerin bu deryada parlayan bir çift yakutdurlar..
zülfün başında rüzgarlar ile uçuşurken,belki güzelliğindeki ateşe umutdurlar..
ne güller layık sana verilmeye,ne gönüller yollarına serilmeye..
ben seni anlatamam kelimelerle,seni anlatmaya gönülden bir ah gerek..
bir diyarın güzelleşmesi için senin gibi bir 'Gülşah' gerek!

NOT:gülşah,bendis'in gerçek adıdır :)
yağmur yine başladı,hemde gök delinecekmiş gibi yağıyor
ben birazdan dışarı çıkacağım ya dinmez
normalde yağmuru severim,dolaşmayı,ıslanmayı ama boş boş gezerken severim
sırtımda çanta,derse yetişmek zorunda olduğum zamanlar soğuyorum yağmurdan
bu arada kalbime öyle bir vicdan azabı çöktü ki anlatamam
tam bi ay sonra 19 haziranda matematik sınavına gireceğiz
daha bi sürü eksiğim var sanki hiç kapanmayacak gibi duruyor
yapamıyorum ya olasılığı :S
gerçekten temel önemliymiş,ilk 6.sınıfta görmüştük o zamanda anlamamıştım
bilmem kaç tane para atılıyor yok yazı gelme olasılığı,yok dik gelme olasığı yeter ya!
ben hukuka gideceğim (inşallah) ne işim olur matematikle uğraştırmayın artık bizi
normalde matematiği seviyorum ama biri baskı yapınca daha doğrusu kendim baskı yapınca
yok çalışmalıyım,yok yapmalıyım gibi şeyler söyleyince daha çok geriliyorum çalışasımda gelmiyor
artık okula gitmiyorum ama vazgeçtim gideceğim
okul beni düzene sokuyormuş bunu anladım
yok evde çalışamıyorum
annem yine söylenmeye başladı,hoş haklı da son 1 ay ya şaka gibi
dün gece yine kabus gördüm,sınava geç kalıyordum yine millet bitirmiş konuşuyor ben ağlıyordum
sınav öncesi son gecelerimi böyle kötü rüyalarla geçirmek istemiyorum
geçen yıl ne güzeldi,19 mayıs diye radyoya çıkmıştım genciz ya düşüncelerimizi almışlardı
sonrada proğram bitiminde teklif gelmişti proğram yapar mısın diye
düşünüyorum da böyle derslerle uğraşmak yerine keşke radyoda çalışsam ya da tiyatroda ya da herhangi bir markette kasiyer olabilirim (2-5 yaş arasındaki hayalim) ne bileyim işte bunun gibi bir şeyler olsun
kendimi mecbur hissetmek istemiyorum,kitap okumak istiyorum, mesela düşünüyorum da 6 aydır adam akıllı okumadım (100 temel eser özetleri hariç edebiyat sınavında çıkıyormuş :/ )
pencereyi açıp,yatağın içine girip kitap okumak,uyuyakalmak istiyorum
bari bu isteklerim seneye gerçek olsun,zira bunun gibi bi seneyi daha yaşamak istemiyorum :(

18 Mayıs 2010 Salı

of pof puf

yine ruhum sıkılmaya başladı
sanki her şey üst üste geliyor,hava sanki benim yüzümden bu kadar kapalı
sanki sırf ben mağdur kalayım diye yağmur başladı
sanki ben sınavımı iyi yapamayayım diye denemenin ortasında elektrikler kesildi
sanki sms yapmamaya karar verdiğim için konuştuğum,konuşmadığım herkes bana mesaj atmaya başladı
sanki'ler böyle gidiyor işte

doktor bana kullandığım ilacın unutkanlık yapabileceğini söyledi
sınava son 15 gün bırakırsan daha iyi olur dedi
ama korktum 15 günde belki etkisi kaybolmaz diye
şimdiden bıraktım sanki doktorum da,ama sanırım hata yaptım
ilacı bıraktığımdan beri her gece kabuslar görmeye başladım
dün gece biri tarafından kaçırılıyordum
beni kim ne yapsın?!
böyle bi kaçışma bi kovalama uyandığımda nefes nefeseydim
hayır olsun diyorum

bu arada canım acayip kavga etmek istiyor,böyle boş boş konuşayım biri 'ne diyorsun sen' desin sonra böyle saç baş kavga edeyim off neler oluyor bana ://

17 Mayıs 2010 Pazartesi

sineklerrr

sineklerden özellikle bunların sivrilerinden nefret ediyorum
ben onları sevmedikçe kaçan kovalanır hesabı peşimi bırakmıyorlar lanetler
dün gece uykumun en güzel yerinde bi acıyla uyandım
saate bakmak için gözümü açmaya çalıştım
baktım açılmıyor,o an sağ gözümde inanılmaz bi ağrı hissettim
sen gel göz kapağını ye!
oradaki kanın nesini emiyorsunuz bre hayvanlar (bkz: edebiyat çalışmanın zararları varsağı örneği)
hemen o güzelim yataktan kalkıp banyoya gittim
aynaya bakınca kendimden korktum,sağ göz kapağı gözümü kaplamış durumda
o an gözüm boğazıma ilişti,boynumda tam 7 ısırık sayabildim
ellerimde de her eklem yerlerinde küçük kızarıklar var,tamam ye geç git ama gitmiyor ki kulağımın dibinde 'dıydıydıy' diye ötüp duruyor
ben normalde çok çabuk sıkılırım,yatarken bile bir şeylere sarınamam
bu sefer dedim elim mahkum kundaklıyım kendimi
tam uyuyacağım battaniyenin içine girmiş bu seferde
ıyyy dün geceyi düşündükçe deliriyorum
doğru düzgün uyutmadılar beni,tamam kanımı seviyor olabilirsiniz (0 rh -) az bulunuyor diye de peşindesiniz ama yapmayın lütfen rica ediyorum bu gece uyumak istiyorum :((

16 Mayıs 2010 Pazar

günün anlam ve önemi belirten yazı

beni izleyen,takip eden okuyucularım bilirler asla kesin konuşmayı sevmiyorum
zamanında çok konuştum ve başıma hepsi geldi neyse bu başka mesele gelelim asıl konuya
büyük konuşma olmasın diye asla birine aşık oldum demem
çünkü bu çok önemli bir cümle,ne hislerime ne de kendime tam olarak güvenmediğim için böyle bir şey kullanmadım
eğer kullanmam gerekseydi sanırım bunu bir kişi için kullanırdım
yıl 2005 mayısın 16 sı!
ben 7.sınıfa falan gidiyorum ama o zamanki yaptıklarımın hepsi aklımda
şimdi düşünüyorum da çok çocukça ama yine de güzel günlerdi :)
benden öyle normal birine aşık olmamı beklemeyin,ya televizyonda gördüğüm ozan doğulu'ya olurum ya maçta gördüğüm çocuğa ya da bulunduğumuz ilçeye gelen yabancı çocuklara
hep böyle imkansız kimseler edindim edindim kendime
bir daha hayatımda görmeyeceğim insanlara bağlandım olan arkadaşlarıma oldu :)

5 yıl önce tam da bugün böyle bir şey geldi başıma
duyuldu ki okula yabancı çocuklar gelecekmiş 19 mayıs şenlikleri için
bendis her şeyin içinde olmasa olur mu olmaz tabiki çatlarım :)
hemen gittim adımı yazdırdım
gerekli kriterler bende ve ailemde görülünce kabul edildi,gün sayıyorum ben ne zaman gelecek falan diye
15 mayıs sabahı geldi bizimkiler,benim kızın adı jelena'ydı sırpmış
bi heyecanlıyım sormayın çat pat ingilizcemle karşılayacağım kızları,konuşacağım ya elim ayağıma dolanıyor
tabi ki can arkadaşım ezgi de beni yalnız bırakmadı
o da almıştı onunkinin adı tamara'ydı,işin güzel yani ikimize gelen kızlarda en yakın arkadaşlarmış biz nasıl mutluyuz anlatamam
gece ve gündüz hep dışardayız,her yerde eğlence müzik falan,oh diyoruz ezgi'yle iyi ki almışız kızları hem dilimizde gelişir

bi gün yine dışardayız
ben yolda hiç sağıma soluma bakmam,direkt atlarım yola
yine atmışım kendimi yola bi baktım biri kolumu tuttu
ingilizce bir şeyler diyor,engin çevirime göre arabalar geçiyor ne yapıyorsun falan demek istediğini anladım :)
o bana bir şeyler anlatıyor ama ben şapşal şapşal bunu izliyorum hatırladığım aralarda 'yes' dediğim
hemen ezgi'yle jelena'nın yanına gittim.
-ay bu kim ya?ezgi gördün mü ne kadar tatlıydı,ay canım ya hayatımı kurtardı,ay ay ay...
böyle bir saat konuştuğumu hatırlıyorum
jelena'dan öğrendim adı savo'ymuş!
o an tamam dedim kendime aşk böyle bir şey heralde,çarpıldım ben bi anda oldu,ilk görüşte aşk bu olsa gerek! nasıl mutluyum anlatamam sanki savo'yla mutlu yarınlara koşuyoruz :)
kendi kendime de bir yandan konuşuyorum
1 haftaya gidecekler ben en iyisi I love you falan diyim de olursa olur
gece eğlencedeyiz,ben savo'yu bekliyorum direkt gidip açılacağım çocuğa
bi an gözüm kapıya ilişti
anam beynimden vurulmuşa döndüm,bizimki bi kızla öpüşüyor!
daha 7.sınıftayım o güne kadar hiç sevgilim olmamış aşık olduğum çocuk öpüşüyor geçirdiğim travmayı siz düşünün :)
beni bi ağlama tuttu sormayın,jelena'ya dert yanıyorum,bana no cry diyen jelena'ya
but jelena,I love savo diyorum :)
kız halime acıdı gitti çocukla konuşmaya,geldi bana nasıl durumu açıklayacak o da bilmiyor
ama anlamam zor olmadı,benim sırp savo'm bi günde gitmiş romanyalı diana'yı bulmuş
o bi hafta boyunca hem ağladım hem ikisini gözledim
kız bunlardan  bi gün önce gitti hahaha!bende sonunda emelime ulaştım savoyla fotoğraf çekildim bi yandan da ağlıyorum
şimdi o fotoğrafa bakıyorum da savo bana bakmamak da haklıymış.telli,küt saçlı şişko bi ortaokul öğrenciyim :) ben tırnaklarımı yerken diana'nın elleri manikürlüydü.ah ah diana ah yaktın beni o zamanlar :)

savo'yu geçtiğimiz günlerde feysten buldum.beni hatırladı bayağı bi konuştuk
bana ' 've changed a lot' 'dedi değiştiğimin o da farkında :)
giderken de çok ağlamıştım onu da söyledi utandım biraz ama o zamanlar benim için güzel anı olarak kaldı

bu arada merak edenler için savo'nun feysteki profil fotoğrafını ekliyorum :)

15 Mayıs 2010 Cumartesi

özenti gençlik

özenti insanlara çok gülüyorum blog
böyle olmadığı halde kendini farklı göstermek adına başka davranan,insanları küçümseyen insanlar
gerçekten komiksiniz
bi de karşınızdakini ezmek adına bir sürü laf söylüyorsunuz ya aslında ezilen,komik duruma düşen sizsiniz
farklı olmakta da bu kadar ne var anlamış değilim
aynı olalım ya ne var bunda
zaten istesek de hepimiz aynı olamayız
herkesin kişiliği farklı,bizi biz yapanda kişiliğimiz zaten farklı olmak adına yapmacık davranmak bizi farklılaştırıyor ama olumsuz anlamda
bi de kendini zorla küçük düşüren insanlar var
bunlardan bi tanesi yakınımda bi yerlerde
bana yaptığı bir şey yok ama yaptıklarını gördükçe sinirle karışık gülme alıyor beni (bu aralar her şeye gülüyorum farkındayım)
sözüm ona sevgilisinin eski sevgilisini yaptığı salakça davranışlarla kıskandırmaya çalışıyor
giden gitmiş değil mi ne uğraşıyorsun boşuna
çocukça ve saçma geliyor,burda kalmış 36 gün millet nelerle uğraşıyor ya
gerçekten insanları anlamak günden güne zorlaşıyor
haa ben mükemmel miyim tabi ki değilim
ama en azından böyle boş şeylerle kendimi küçük düşürmemeye çalışıyorum
hakkında yazdığım kişiler bunları okumuyor ama yine de benden tavsiye yeter ya yapmayın cidden güldürmeyin kendinizi üzülüyorum :)

14 Mayıs 2010 Cuma

size de oluyor mu?

nasıl desem duvarlar üstünüze üstünüze geliyor mu?
hep dışarı çıkmak istiyor musunuz?
üstünüzde sürekli negatiflik var mı?
hep olumsuz mu düşünüyorsunuz?
herkesle kavga etmek mi istiyorsunuz?
her yerden,her şeyden,herkesten uzaklaşmak mı istiyorsunuz?
aynaya bakıp kendinizle mi konuşuyorsunuz?
bazen kendinizden nefret ederken bazen de çok mu beğeniyorsunuz?
dengesizliğinizin farkında mısınız?
dersanede endüstri meslek liselerinin bulunduğu yere gidip anlamsızca gülüp onlara yüz mü veriyorsunuz,sonra da ben ne yapıyorum mu diyorsunuz?

eğer öyleyse yalnız değilim demektir!

B.

lise hayatım boyunca tanıdığım en zeki insanlardan biri,herkese uyuzluk yaptığı halde bana yapmayan,birbirimizle konuşmadığımız zamanlarda bile anlaşabildiğim ender insanlarından biriyle dün gece dışarı çıktım
adı B. olsun
her zaman sorunluydu.derse girmez,girdiği zamanlarda da sürekli uyur ona rağmen hep başarılı olurdu
bana andaç yazısını vermesi için buluştuk.yazıyı getirmedim dedi
neden dedim,bi daha buluşalım diye dedi
aramızda zaman zaman adını koymadığımız bir şeyler olmuştu am bu durum hiç dillenmemişti
bir yere oturduk,konuşuyoruz
ezgi'den duymuştum B. evlenecek diye inanmadım
evlenecek misin diye sordum pat diye
güldü, evet 27 hazirana gün alındı dedi (sınavdan 1 gün sonra)
şaka yapıyorsun heralde dedim
başına gelenleri anlattı,evlenmeye mecburum dedi
seviyor musun dedim,sevmeye mecburum dedi
o anlatmaya başladıkça bende ağlamaya başladım
kızla birlikte oldu diye kızın babası evlendiriyormuş
babası nezarete falan attırmış bi sürü olay gelmiş başına
alkol tedavisi görüyorum dedi,18 yaşındaki biri için yaşadıkları fazlaydı

bendis sana aşığım ama onunla evlenmek zorundayım dedi
ilk defa gözlerimin içine bakarak söyledi
evlenme dedim,gülmeye başladı
bi sürü ilaç kullanıyormuş uyuyamıyorum dedi
paranoid şizofreni diye bir hastalığı varmış
o konuştukça inanmak istemedim
-o benim için çok değerli
-o benim için kavga eden tek insan
-o bana resim yapan,şiir yazan tek insan
-9.sınıftan beri seninle evlenmeyi düşünüyorum diyen tek insan
-tiyato öncesi kuliste heyecanımı dindirmek için bana ney çalan tek insan
-geçen yıl sadece doğru düzgün bir kez uyudum o da bilgi yarışması dönüşü otobüste senin omzunda diyen tek insan
-seninle sevgili olabilmek için her şeyi yaparım diyen tek insan
-yanımda dur,sadece gül başka bir şey istemiyorum diyen tek insan
-intihar etmeyi düşünürken aklıma sen geldiğin için vazgeçtim diyen tek insan

o benim için hep tek ve özel
off blog B. evlenmesin!!

13 Mayıs 2010 Perşembe

2 gündür okula gitmiyorum henüz bi eksikliğini hissetmedim
yarın son defa gideceğim keşke gitmesem diyorum ama devamsızlık yüzünden mecburum
bugün annemle dişçiye gittik dişçi dönüşünde annemin ısrarı üzerine mezuniyet için kıyafet baktık ve aldııımmm =) ne abiye ne spor
zaten çok şatafatlı bir şey istemiyordum
sade ama bana göre hoş sonuçta basit bi lise mezuniyeti
bugün bi arkadaşla buluşup türev çalıştık einstein haklı önyargı meselesi sanırım bu yapabileceğine inandığın zaman gerçekten hiçbir sorun kalmıyor test edildi onaylandı =)

bugün D.'nin bana söylediğini düşündüm
farkında olmadan sanırım ona baskı yapıyorum
ders çalış falan diye,kendimi anne gibi hissettim galiba hatam burda o benim arkadaşım haddimi bilmem lazımdı sonuçta kendi hayatı ben karışamam,bu olaydan ders çıkarmam lazım
kendimi engelleyemiyorum ama ne yapayım
acaba nankörlük mi yapıyorum diye de düşünüyorum
şu an yaşadığım yerde sanırım 5.yim bu kimilerine göre çok iyi bir sonuç
bende üzgün değilim ama daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum sanırım gözüm aç hep daha fazlası bilemiyorum :S
durum böyle olunca da etrafımdakilere 'itici' geliyormuşum
düşünüyorum bu çok mu önemli diye
eskiden olsa önemliydi,başkalarının düşüncelerine önem verirdim kendimi onlara göre ayarlardım çünkü
ama şimdi galiba önemsemiyorum
çünkü bana göre de bi sürü itici insan var ne yapayım
herkes birbirini sevmek ya da beğenmek zorunda değil,insanlar sadece kendilerinden sorumlu
o yüzden sadece hissettiğim gibi davranmaya karar verdim
kimine göre itici,kimine göre nankör geliyorum,kimine göre sırf  'aaa bendis çok iyi bi sonuç' lafını duymak için bunu yapıyorum
ben kendimi biliyorum,bunların hiçbirini düşünmüyorum böyle yaparak sadece kendimi kandırmış olurum
ama yine de bir şey yapmayacağım çünkü çok az kaldı,kırmaya ve kırılmaya gerçekten gerek yok
umarım ilerleyen günler de hepimiz için her şey çok çok iyi olur

12 Mayıs 2010 Çarşamba

bugün psikyatristle olan randevum bazı teknik sebeplerden dolayı ertelendi
yarın gitmeyede üşeniyorum boşu boşuna devamsızlık
ama ertelememem lazım çünkü ilacım bitti
bende dedim madem muayene olamıyorum babamın yanına gittim beraber kahvaltı yapalım diye
babamı çok seviyorum ya
bazı geceler babam olmasa ne yapardım diye düşünüyorum sonra beni bi ağlama tutuyor kalkıyorum yataktan babama sigarayı bırakması için baskı yapıyorum
ama hala beni dinlemiyor
son kozum eğer o bırakmazsa ben başlayacağım belki o zaman bırakır =)
babam adliyede çalışıyor beraber kahvaltı yaparken dosyaları falan inceledim bi yandan ve hukukta bir kez daha karar kıldım
niye bilmiyorum ama çok hoşuma gidiyor dosyalar,kararlar,yasalar =)
biz babamla otururken hakim geldi yeni memur mu aldık ben mi hatırlamıyorum dedi
bende ne memuru yakında meslektaş olacağız dedim =)
adam güldü ve tavsiye etmem hep dert,sorun nereye kadar dedi
bayağı bi dil döktü giderken de sanırım fikrin değişti değil mi dedi
bende güldüm
2.sınıftan beri hukuk istediğimi ve kolay kolay fikrimin değişmeyeceğini söyledim
sonunda ne olduuuuuu
hakim bey benimle meslektaş olacağı için mutlu olduğunu söyledi,inanılmaz sevindim umarım babamı mahçup etmem çünkü o kadar çok hazırladım ki onları bu isteğime aksini düşünmek istemiyorum
çok çok çalışmam lazım çünkü 38 gün kaldı
bu kadar hızlı geçmek zorunda mı?
hem kendim geriliyorum hemde çevremdekileri geriyorum sanırım
dün bu yüzden D. ile kavga ettik
neyse onu sonra anlatırım ben böyleyim ne yapayım,hayatımın söz konusu olduğu bir şeyi nasıl çok önemsemememi beklerler
beklemeyin işte 38 gün daha böyleyim üzgünüm

NOT:resimdekiler babamla ben,zamanını hatırlayamadım sanırım 2 yıl öncesine ait.fotoğrafın kalitesi de çok iyi değil.o zaman e niye ekledin bendis demeyin içimden geldi =)

11 Mayıs 2010 Salı

sinir

şu an inanılmaz sinirliyim blog
belki normalde bu olaya bu kadar tepki vermezdim ama bu aralar davranışlarımı ayarlayamıyorum işte
neyse uzatmadan olayı anlatıyorum
deneme bitti eve gidiyoruz
merdivenlerden aşağı iniyorum.hava çok sıcak olduğu için sadece okul gömleği giydim içimde de sadece iç çamaşırı vardı
bir baktım arkadan biri iç çamaşırımın lastiğini çekiyor,bırakıyor oynuyor falan
sınıftan biriymiş,bi de pişkin pişkin sırıtıyor
yaptığın ne kadar terbiyesizce,senin sevgiline biri böyle bir şey yapsa ne yaparsın? dedim
verdiği cevap daha sinir bozucu
-bunda kızacak ne var bendis?hem benim sevgilime yapamazlar böyle bir şeyi
senin sevgiline yapamazlar bana yaparlar değil mi ne kadar güzel,adil bir şey bu böyle!
gerizekalı içime hiçbir şey giymemem senin toplum içinde bana o hareketi yapmanı gerektirmez ki giymek de zorunda da değilim zaten
tamam bazı davranışlarımda rahat davranıyor olabilirim ama bu benim kızmayacağım anlamına gelmez

günler azaldıkça sınıfa karşı olan tahammülüm de gittikçe azalıyor
yaptıkları her şey batıyor artık.hele de erkekler!!
9.sınıfta kızla erkek arkadaş olmaz diyen yan komşuyu cahil,çağ dışı bulduğum için pişmanım
gerçekten olmazmış
4 yılımı boşu boşuna geçirmişim.kardeşlik,güven,saygı,sevgi yokmuş
yüzsüzlüğe dayanamıyorum artık
off düşündükçe daha çok sinirleniyorum!!!

uyuyamayan,uyuduğu zamanda kabus gören bendis

uyuduğum zamanda gördüğüm kabusları saat saat yazabilirim
ama en belirgini sapıklar!
2 gecedir sürekli rüyamda sapık görüyorum telefonla falan taciz ediliyorum
hayır daha önce böyle bir şey başıma gelmiş olsa etkilendim ondan diyeceğim ama yok
anlamadım gitti
heralde ruh halimin bozukluğu rüyalarıma yansıyor
zaten 4'ten sonrada adam akıllı uyumadım sanırım
birazdan denemeye gideceğim ama hala rüyaların etkisindeyim
resmen korku filmi gibiydi
oysa ki gece çok düşünerek yatmamıştım (bkz: yalan söylemek)
bu ara kafama yine bazı şeyleri takmış durumdayım
nefret ediyorum bu halimden
düşünerek sadece kendime zarar veriyorum
heralde yapı meselesi olmuyor,yapamıyorum
neyse ben gideyim artık,bu arada size iyi haber yarın psikaytristle randevum var =)

10 Mayıs 2010 Pazartesi

bugün LYS'ye başvurumu yaptım
yapana kadar resmen öldüm
8 banka falan gezdim
tam bana sıra geldi elekrtikler kesildi,ordan bi başkasına geçtim sıra dolmuş
böyle böyle 8 oldu
okula gittim kaydımı yaptırmaya nüfusum masanın altına düştü 15 dk onu aradık
sanırım kazanamayacağım bi sürü bi sürü aksilik :/
neyse sonunda oldu vatana millete hayırlı olsun =)

okuldaki son haftamı geçiriyorum
5 gün boyunca deneme olacağız ve bitecek.zamanın bu kadar hızlı geçmesi korkutuyor beni
sınav hayatımın tamamına oturmuş durumda
birisiyle muhabbete başlıyorum dönüp dolaşıp konuyu sınava getirmeyi başarıyorum
dikkat ederseniz son yazılarımın hepsi sınavla ilgili
kendimden ben bile sıkıldım
hayatımda uzun bir zamandır değişiklik olmuyor.her şey aynı
hergün birbirinin aynısı
eğlenebilen insanlara özeniyorum.benzerlikten bile farklılık yaratanlardan olmak isterdim
bu güzel havalarda eğlenmek,mezuniyet için kıyafet seçmek isterdim ama hiç biri içimden gelmiyor
birbirinin benzeri günlerde,aynı bendis olarak yaşayıp gidiyorum..

9 Mayıs 2010 Pazar

bendis kazanabilecek mi?

sevgili mavimirat bana değerli yorumunda 'ygs den kaç puan aldın?' diye sormuş
benimde aklıma böyle bi yazı yazmak geldi
sahi ben kaç puan almıştım,genele göre durumum nasıldı?
etrafımdaki kişilere göre puanım :
bikaç gün önce müdür yardımıcısı beni yanına çağırdı
-bendis üzülme
-fbldkjfhjgkltjfh neden üzülüyorum anlamadım hocam?
-puanın için diyorum ben sana güveniyorum,daha iyisi yapardın ama olsun kader işte
-sağolun hocam da ben üzülmüyorum ki beklediğim gibi geldi
-ama benim beklediğim gibi gelmedi

ne diyeceğini bilemeyen bendis gülümseyerek sırasına oturur
bütün ders boyunca adamın güvenini boşa çıkardım düşüncesi beynini yiyip durur

gelelim bir başka kişiye :
dün dersaneden geliyorum.karşı komşu balkondan sesleniyor
-bendiiiiiiiiiiiisss senin sınavın nasıldı?
-istediğim gibi değildi fatma abla
-hadi ya kaç puan aldın?
-421...semih'in nasıl? (semih torunudur)
-Allah'tan belanı mı istiyorsun semih 220 aldı!
-bghjklkjhjkl olsun önemli olan lys orada halleder..

bendis uzaklaşarak evine girer

puanların açıklanmasından sonra kuzenle konuşma :
-bizim arkadaşın kuzeni 457 almış
-ay bırak Hande ya o kesşn sayısaldır (bkz: çamur atma pozisyonu)
-evet fen lisesindeymiş
-işte demiştim az bile yapmış,ben fen lisesinde olsam ohoooo (bkz: kedinin erişemediği ciğere mundar demesi)

kuzen haklısın diyip konuyu kapatır
böyle böyle bi haftayı atlattım
şimdi size soruyorum
puanım nasıl,kazanabilecek miyim? =)

NOT1: önemli olan lys,lütfen bunuda göz önüne alın =)
NOT2: yukarıdaki resim sırama aittir

8 Mayıs 2010 Cumartesi

artık canım hiçbir şey yapmak istemiyor
dersane çıkışı,hava mükemmel dışarıda gezmek için arayan D.ye beni engelliyorsun muamelesi yaptım
sonra üzüldüm,vicdan azabı çektim akşam başka bi arkadaşla dışarıda gezmektense gündüz D.le gezerim diye düşündüm
sonra D.ile buluştuk bi cafeye gittik,fark ettim ki sanırım benim içim geçmiş =/
fena halde paçalarım tutuşmuş durumda blog
sanki hiçbir şey bilmiyorum
hemen hemen 1 ay zaman var ve bi ton eksiklerim var
bi sene daha burda kalma fikri beni deli ediyor ya da hukuk dışında bi bölüm okuma olasılığı
dışarıda dolaşınca sinirlerim bozuluyor
millet ne kadar gamsız oh valla böyle güven görmedim ben
keşke onların sahip oldukları güvenin birazı bende olsaydı zira günler azaldıkça korkmazdım
onun dışında bi kaç yazı öncesi 'biri' nden bahsetmiştim olmayan ve olmasını istediğim birinden
bu aralar daha da şiddetli istiyorum hadi bakalım hayırlısı
duygusal olarak boşluktayım bu boşluğu yanlış kişilerle doldurmak istemiyorum
uzak dursunlar benden,felaket biçimde aşık olmak istiyorum!!

7 Mayıs 2010 Cuma

ordan burdan

öncelikle paris'im blog camiasına geri döndüğü için çok mutluyum
burdan ona seda sayan misali kokulu öpücük gönderiyorum =)
gelelim günümüzeeee
bugün son okul sınavımızıda olduk
bugün itibariyle 5 günde 15 tane sınav olmuşuz üstümden kamyon geçmiş gibi hissediyorum
okulda artık bize misafir gibi davranıyorlar
sürekli aynı cümleleri duyuyorum
-bendis ne zaman gideceksiniz?
haftaya son işte
bu arada bugün aklıma takılan bir şeyi de sizinle paylaşmak istiyorum
sınıftaki bazı arkadaşlar saçımı kısacık kestirmemi istiyorlar
ama ben cesaret edemiyorum
hoş yenilik olsa iyi olacak hep aynı hep aynı
sonradan pişman olursam dönüşü de yok uzaması neredeyse 1 yılı alır
o yüzden pek yanaşmıyorum
bunu yapabilmem için bi anda esmesi lazım
ama aklıma hep şu geliyor :
-üniversiteye kısa saçla mı gideceğim (yani kesin gideceğim de sorun saç =))
bu aralar biraz kilo aldığımdan bahsetmiştim acaba anti-depresan ilaçları mı yapıyor diye düşünmeden edemiyorum
hocalar beni voleybol oynamaya çağırıyorlar gideyim bari spor spordur
hepinize mutlu haftasonları diliyorum =)

6 Mayıs 2010 Perşembe

hıdrellez

hıdrellezi,dilek tutmayı,umut etmeyi seviyorum
dün gece dersaneden gelir gelmez baktım ki güneş batmamış hemen dileğimi gül dalına astım (önceden dersanede hazırlamıştım)
iğnelemiştim kaybolmasın diye
sevgili annem iğneleme hızırla ilyas açamaz dedi
ama düşündüm de gece gelip açacağına inanıyoruz da küçük iğneyi açacağına mı inanmıyoruz
koskoca hızırla ilyas canım bi iğneyi mi açamayacaklar?
bi sürü bi sürü dilek diledim
başta üniversite tabi,aileme ve tüm sevdiklerime sağlık,başarı ve mutluluk diledim
her sene diliyorum pek kabul olmuyor ama dünya'da barışın olmasını diledim
dedem iyileşsin ve ablamda sınıfı kalmadan geçsin dedim =)
bu arada ben dileklerimi söylüyorum da ya kabul olmazsa?
yok yok gece okudu onlar,sabah da saati 5e kurup güneş doğmadan gül dalından aldım dileklerimi
şimdi çamaşır çekmecemin en altında mışıl mışıl duruyorlar
gece de dışarı çıkıp bol bol ateşin üstünden atladım
bakalım umarım bütün dileklerimiz gerçek olur

NOT: Hıdrellezin en sevdiğim bi başka olayı da yemekte sarmanın olması oley!

5 Mayıs 2010 Çarşamba

biri

biriyle konuşmak istiiyorum blog
böyle sevgilim olmasın ama hep konuşalım
ben günümü anlatayım,o anlatsın
buluşalım,eğlenelim,gülelim
kendimi birine anlatmak istiyorum,düzgün bi şekilde ifade etmek istiyorum
etkilenmek,etkilemek istiyorum
e tabi bunun doğru kişi olmasını istiyorum ( bendis daha 18 yaşındasın ne doğru kişisi demeyin istiyorum işte)
böyle bir kaç dakika geç mesaj attığımda olay çıkarsın istiyorum
ama yanlış anlaşılmasın sevgilm gibi davransın ama sevgilim olmasın istiyorum
böyle hareketlerinden farklı manalar çıkarmak istiyorum.
hep acaba demek istiyorum
zaman zaman da üzsün istiyorum o kişi beni (ama çok az)
üzsün ki mutlu ettiğinde değerini anlayım
böyle işte şu an böyle birini istiyorum
acaba böyle biri var mıdır?
varsa beni bulmasını istiyorum

NOT:bunların gerçekleşmesini istiyorum

4 Mayıs 2010 Salı

D.'nin bana yazısı

Gülşahıım,cinconum,cicişim,Bendisim..Kısacası her şeyim..seni 15-16 cümleyle anlatmamı istiyorlar benden,ben o kadar cümleye gerek duymuyorum."Gülşahla arkadaş olmak nasıl bir şey?"tek kelime : mükemmel.3 yıldır istediğim her an yanımda oldu,ben ona göre biraz fazla vefasızdım.Bu halimle bile kabullendi beni.Sen şöylesin duygu,böyle yapma duygu demedi,seni seviyorum duygu,yanındayım dedi.Belki bu yüzden hatalar yaptık,birbirimizi hiç durduramadığımız için.Ama iyi ki yaptık.Gülşahla ben hataları yaparken bile eğlendik.Zaten o öyle biri ki,sizi 32 dişi göstererek dolaşmaya zorluyor.Ben 3 yıl böyle dolaştım.Düşünüyorum,nasıl ikna edebilirim İstanbul'a gelmesi için diye.Bilir,ben bencilim.Sol tarafımda koluna gireceğim biri olmadan yürümek istemiyorum seneye.Sol tarafımda herhangi biri dursun da istemiyorum,3 yıldır oradan ayrılmayan Gülşah dursun.Ben kantin alışverişini biraz abarttığımda ürünleri taşımamda yardım etsin,bana çokoprens ısmarlasın işte.Duygu bak finaller başlıyor,otur çalış diye uyarsın bazen,anne gibi.Bazen dengesiz bir deli gibi davransın,rahatlamak için gidip bağırabiliceğimiz bir tarla bulmayı teklif etsin.Her tarihi ezberlesin,olayları dakikası dakikasına anlatsın,bir de hızlı hızlı konuşsun kendini kaptırıp,ben yine bir şey anlamayayım.Sahneye çıkmadan önce makajını seneye de ben yapayım,her sene makyaj yaptığında ne kadar güzel olduğunu görüp aynaya bakıp bakıp şaşırsın,makyaj çıktığında da güzel olmasına da ben şaşırayım:)Birlikte yattığımız bir gecenin sabahında,onu beni izlerken yakalayayım ama o bunu hep inkar etsin:PYa da vazgeçtim,hiçbir şey yapmasın.3 yıldır yanımda olduğu gibi ileride de olsun yeter.Gülşah İstanbul'a gelsin!Söz veriyorum sıkıcı ispanyol psikolojik filmlerini izlemesi için baskı yapmıycam,ugg giyerse dalga geçmiyceem,klima çok ses çıkarsa bile ders çalışmaya devam edicem:)Herkese iki gündür yazıyorum,mutluluklar umuyorum,sana ummayacağım arkadaşım.Bizzat başında olup denetliycem,arada kızıp aptal falan diycem.bunu da kendi tabirinle "küçük aşk oyunları"olarak gör:pBu bisürü cümleden çıkaracağımız sonuç ne?Gülşahı seviyorum,hep yanımda olsun istiyorum,iyi ki var diyorum.3 yıldır,sık sık,hep,iyi ki var diyorum:)


NOT:D. alacağın olsun beni ağlattın seni seviyorum!
bu arada gülşah ben oluyorum eminim anlamadınız,resmimizi de koydum umarım keyifle okursunuz=)
hatırlarsanız (hatırlamayadabilirsiniz) anksiyete bozukluğu çıkmıştı bende
3 haftadır falan ilaç kullanıyorum.belki çok az bi etkisi oluyor ama onu gözümde bi büyüttüm anlatamam
bugün 1 saat 15 dakikacık geç içtim diye sanki bir etkisi olmayacak gibi hissettim =)
her gün 9 da alıyorum,eğer telefonum yanımdaysa saate baktığımda saat 08.59da bile olsa yine de içmiyorum illa ki 9 olacak yani =)
bunu takıntı haline getirdim,neden böyle yaptım bilmiyorum bu arada saat çok bir şey fark etmez değil mi? ay inanmıyorum hala tereddütteyim =)

bunun dışında ortaöğretim hayatımın son okul sınavlarını oluyorum.çalışmayım diyorum ama sanırım bu da alışkanlık,küçüklükten beri o kadar büyütmüşüm ki okul sınavlarını ister istemez önemsiyorum
son 3 gün sonra bitiyor
haftaya sadece deneme olacağız.bugün müdürün yanına gittim haftaya serbest gelelim diye
müdür bende isterim ama o zamanda türbanlı arkadaşlarınız bizde öyle gelelim derler siz en iyisi kısa kollu giyin dedi
bende sorun üst tarafta değil eteğin beli sıkıyor dedim
ne dese beğenirsiniz : az ye biraz dedi
yıkıldım blog!
bunu bugün bi kaç kişi daha söyledi
demek ki dikkate almam lazım,of ya şişko bi üniversiteli olmak istemiyorum =(

3 Mayıs 2010 Pazartesi

kim bu bendis?

bendis'in andacından arkadaşları gözüyle bendis
beni anlatan bi kaç cümleyi yazmaya karar verdim,umarım sıkılmazsınız :)

-ozan doğulu aşığı,ankara hukuk rüyası,duygu kankası,vedat'ın süheyla'sı :)

-bendis her zaman anlatacak şeyleri olan bi kız.her zaman sizlerle konuşabilir,muhabbetine doyum olmaz ama dikkat edin arada 'pause' a basmayı unutabilir :) sınıfta bi grup kız konuşmaya başlamış bi bakarsınız bendis muhabbeti ele geçirmiş

-ben senin gibi bir öğrenci görmedim.inanıyorum ki istediğin her yere ulaşacak ve hayatta çok başarılı olacaksın.boş derslerde aldığın başarılı izinlerle aklımda kalacaksın.kendine iyi bak büyük başkan :)

-bu bitmek bilmeyen hırsının kurbanı olma arkadaşım.kendine zaman ayır.insanlar idealleriyle yaşar ama sen buna tüm hayatını adama bence.hep iyilerini bul en iyi işte çalış,iyi paralar kazan mutluluklar :)

-şunu söyliyim sabah sabah hiç üşenmeden sürekli bir şeyler anlattığında arkadan kafana vurmak istiyorum.inşallah hayallerini gerçekleştirir ve başarılı bir hukukçu olursun.hayatında başarılar arkadaşım

-cazgır karım süheylam; sahne arkadaşım,voleybol eşim,kader ortağım neler diyim sana bilmiyorum ki.kuliste kalp atışlarımızı azaltmaya çalışırdık beraber,attırırdık sahnenin tozunu.kabullenemedik hala ama beceremiyoruz şarkı söylemeyi.müzikte herkes 100 alır ikimiz 95 :)

-sınıfımızın demirbaş eşyaları gibi hiç değişmeyen sayın başkan

-:) sınıfımızın en konuşkan,en hareketli insanı sen hep öyle hatırlayacağım.o kadar çok şey anlatıyorsun ki hangi biri aklımda kalsın.nasıl aklında tutabiliyorsun bu kadar anıyı,saati ve tarihi?umarım hayatında aklında tutabileceğin güzel anılar olur hep..başarılar ve mutluluklar geleceğin çok konuşkan hakim hanımı...

-8.sınıftan beri tanıyorum seni,sürekli ağzın açıktı :) hırslı,çılgın ama bir o kadar da güzel ve zeki bir kızsın :)sınava her geri sayımında bizi de heyecanlandırdın,strese soktun

---benden bu kadar bi garip oldum =) bu arada 'süheyla' benim tiyatroda oynadığım bi karakter 'vedat' da kocamdı az çekmedi benden
dün gece andaca katılıp katılmamakta kararsızdım ama bu yazılanları görünce ne kadarı samimi ne kadarı değil bilemem ama ben yine de bu yazılanlara değer veriyorum,inşallah bütün dileklerimiz gerçekleşir

2 Mayıs 2010 Pazar

şu an itibariyle andaç yazılarını temize geçtim
içim bi garip oldu
yok böyle bir arkadaş grubumuz olduğu için çok sanslıyız,yok görüşmeye devam edeceğimizden eminim bilmem ne
şimdi bakıyorum da bu yazılanların çoğu samimi gelmiyor bana
çünkü zamanla insanların gerçek yüzünü görüyorum
şubat ayında yazılmış bir kısmı
2 ayda ne çok şey değişti
liseyi,okulu seven,andaç yazılarını okuyunca bile ağlayan ben şimdi andaca katılıp katılmamakta bile kararsızım
ama ilerde pişman olmak istemiyorum,şu an belki de daha duygusal düşünüyorum o yüzden fikrim değişmeden yazılanları teslim etmek istiyorum
artık andaç ya da mezuniyet bana bir şey ifade etmiyor
9.sınıfta neler ummuştum şimdi neler buldum
insanlar mı değişti yoksa ben mi?
tek bildiğim hayal kırıklığına uğradığım
şu an itibariyle geriye dönüp baktığımda bu zamanları mutlu hatırlamayacağım
acaba ben neler yazdım,gerçekten hatırlamıyorum
o kadar uzak geliyor ki yaşananlar
sanki ben uzaktan izliyorum,olayların dışındayım
bakalım bu son 2 ayda bizi daha neler bekliyor
hoş son 2 hafta sonra izinliyiz
yarın son sınavlar başlıyor
lise bit artık

1 Mayıs 2010 Cumartesi

kiminiz öykülere geçtiniz
kiminiz şiirlerde uçtunuz
kiminiz bir romanda kaldınız
kiminiz oyunlarla göçtünüz
oysa yaşamak istedim sizi
YAZILARDA YAŞADINIZ
BENDE ÖLDÜNÜZ



aziz nesin'in yazmış olduğu bi şiir,çözdüğüm edebiyat testinin altında çıkıverdi
çok hoşuma gitti sizinle de paylaşmak istedim
özellikle de son kısmı

1 mayııııııııssss

başlığı görenler şaşırmasın ideolojik bir yazı yazmayacağım
çünkü burası bence bunun için doğru bi yer değil
o yüzden ben yine hissettiklerimi yazmayı deniyorum
uzun bi zamandan sonra ilk defa haftasonu evdeyim ve bunu 1 mayısa borçluyum
evet dersanemiz tatil
çok mutluyum akşama kadar yataktan çıkmamaya kararlıydım ta ki babam yanıma gelene kadar
giriverdi yatağın içine
-rapçem gel beraber uyuyalım
ben babamla uyuyamam ki bi kere horluyor o yüzden de benim uykum yalan oldu
ama babama kızmıyorum da çünkü hava o kadar güzel ki bu güzel havayı yatakta geçirmek ona büyük bir haksızlık olurdu
bu arada bugün hayatımda bir ilk olacak
12 yıllık öğrencilik hayatımda ilk defa özel ders alacağım
bu yüzden çok heyecanlıyım =)
saat 2 de ezgi'mle beraber türev integrale başlıyoruz
aslında çok şart değil bu ders ama işimi şansa bırakmamam lazım
zira yeni sistemde sadece bu konudan 15 soru çıkıyor :S
edebiyattan yana bi sıkıntım şimdiye kadar olmadı ama matematik beni korkutuyor
dün ne kadar rahatladığımı yazmıştım
temmuz ayında da böyle bir yazı yazmam için bunu gerekli görüyorum
umarım her şey çok çok güzel olur
ben inanılmaz derecede umutluyum
zaten balkona çıkıp kocaman bir nefes aldığımda gerekli olan umut içime doluyor
baharı çok seviyorum
1 mayıs 1 mayıs =)